Kültür Bakanı’ndan bayram tatili açıklaması

Kültür Bakanı Kurtulmuş, bayram tatilinin 9 güne uzatılması konusunda “Ben Kültür ve Turizm Bakanı’yım şu anda, bana sorarsanız; insanların turizm faaliyetleri. Ama bir de bunun bir ekonomik şeyi var, bu biraz kolay değil” dedi. Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş, önceki akşam gazete ve televizyonların Ankara temsilcilerini iftarda ağırladı. 24 Haziran seçimi, ekonomideki gelişmeler başta […]
GTHB Personel - Mayıs 25, 2018 12:01 pm

Kültür Bakanı Kurtulmuş, bayram tatilinin 9 güne uzatılması konusunda “Ben Kültür ve Turizm Bakanı’yım şu anda, bana sorarsanız; insanların turizm faaliyetleri. Ama bir de bunun bir ekonomik şeyi var, bu biraz kolay değil” dedi.
Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş, önceki akşam gazete ve televizyonların Ankara temsilcilerini iftarda ağırladı. 24 Haziran seçimi, ekonomideki gelişmeler başta olmak üzere tüm sorularımızı yanıtlayan Kurtulmuş’un açıklamaları şöyle:

HEPİMİZ BAŞVURU YAPTIK: (Milletvekili adaylığı konusunda) Hiçbir şekilde hiçbir görüşme yapmadık. Bizden Sayın Başbakan dahil bütün Bakanlar Kurulu üyelerinin başvurularının uygun olacağı istendiği için başvurularımızı yaptık. Siyaset ekip işidir ve ekibin lideri kimden ne şekilde istifade edeceğine karar verir. Ak Parti kadroları bakımından kim milletvekili olacak, kim bakan olacak gibi bir kısıtlama olmadığını biliyoruz. Çok daha etkili ve güçlü bir parlamento olacak. Checks in balances sistemi, onu kuracak olan yer neresi, güçlü parlamento, güçlü yargı ve güçlü yürütme organı. Zaten Ak Parti büyük bir sayısal çoğunluğa sahip olacak. Güçlü siyasi gelenekler varken bunun çok doğal yansıması da güçlü bir parlamento olmak zorundadır. Ak Parti listeleri de bunu ortaya koymuş oldu. Avantajımız, Cumhurbaşkanı’nın kampanyasıyla Ak Parti’nin kampanyasının bire bir uyumlu olmasıdır. Ak Parti’nin hiç tereddütsüz bir çoğunluk sağlayacağı kanaatindeyim.

KOALİSYON DEĞİL İTTİFAK: (MHP’nin af ısrarı ve Bahçeli’nin Çakıcı ile görüşmesi konusunda) AK Parti ile MHP birleşip tek parti, koalisyon olarak seçime girmiyor, ittifak yapıyor. Programları, öncelikleri iki farklı siyasi parti. Sayın Bahçeli’ye bir kere daha teşekkür ediyoruz. Türkiye’nin temel meselelerinde Ak Partiyle ittifak içerisinde oldu. MHP’nin kendi öncelikleri var. Bahçeli niye öyle bir fotoğraf verdi, tamamen kendisinin bileceği iş. Partilerin farklılıkları kendilerini bağlar. (CHP ile Saadet Partisi ittifakı konusunda) Biz masa başında ittifak kuruyoruz diye insanların da buna tamamen uyacaklar diye bir kural yok. Ama ben bu iki partinin herhangi bir önceliğinin benzer olduğunu bilmiyorum. Bunlar matematiksel bir toplam etmez, ortaya pozitif bir sinerji de koymaz.

BAŞKANLIK ZORUNLULUKTU: Başkanlık sistemi açık söyleyeyim Türkiye için bir fantezi değil bir zorunluluktu. Türkiye’de eski sistem güçler çatışması üzerinden kendisine güç devşirmiş olan bir sistemdi.

DAHA YENİ BAŞLIYORUZ: (İttifak Yasasıyla ilgili bir pişmanlığınız söz konusu mu?) Olur mu, daha yeni başlıyoruz, Bismillah. Tanzimat’tan beri iki çizgi var. Birisi, elitlerin masa başında Türkiye’yi yönetme alışkanlıkları, diğeri de millet ne diyorsa onu yapalım alışkanlığıdır. Dolayısıyla, bu çizginin geldiği en önemli başarıyı da ben cumhurbaşkanlığı sistemi olarak görüyorum.

YAKA SİLKEN KİTLE

(HDP’nin Öcalan’ın yeğenini aday göstermesi konusunda) Kardeşlerimiz uzun yıllar terör örgütü ve terör örgütünün gölgesinden çıkamayan bu siyasi hareketlerden ciddi şekilde bizar oldu. Bedeli en ağır şekilde ödedi. Yaka silken, bizar olan büyük bir kitlenin olduğunu da görmek lazım.

TÜRKİYE’NİN EN ÖNEMLİ SEÇİMİ

Bakan Numan Kurtulmuş, “İnşallah birinci turda her iki seçimde de Ak Parti bakımından iktidar olacak bir çoğunluk olacaktır. ‘Erdoğan’a oy veririm, ama Ak Parti’ye oy vermem’ diye bir söylem yok. ‘Vermeyin’ diye bir söylem var. Bu üretilen bir şey. Azalıyor, azalacaktır. Bu seçim hakikaten Türkiye’nin en önemli seçimi” dedi.

‘KİMSE IMF ÖNÜNDE DİZ ÇÖKTÜREMEZ’

ALGI OPERASYONU: 2013’te ABD Merkez Bankası’nın para sıkılaştırma politikası çerçevesinde Türkiye’de faizlerle kıpırdanma oldu. Ardından Gezi Parkı, 17-25 Aralık ve 15 Temmuz’da döviz kurları üzerinden spekülasyonlar yapıldı. Arkasında Türkiye’nin üretim gücünün kırılması niyeti var. Bir algı operasyonunun parçası. Türkiye ekonomisine karşı planlı hareketin olduğu anlaşılıyor. 24 Haziran seçimlerinden sonra ciddi bir güven ve istikrar yakalandığı zaman bu tür spekülasyonları yapanların da hiçbir sonuç almayacağını görüyorum. Kısa süre içerisinde spekülatif hareketler de tamamıyla göğüslenecek, Türkiye ekonomisi tabii aksında yoluna devam edecektir. Yabancı yatırımcının çıktığı, gelmediği meselesi gerçeği yansıtmıyor. Binlerce yabancı şirket yatırım yapıyor, özellikle büyük projelerde Türkiye’nin yabancılarla ortaklıkları devam ediyor.

TÜRKİYE BU KABUSA GERİ DÖNMEYECEK: IMF programları o programı imzaladıkları ülkelerle bir borç-alacak ilişkisi değildir, bir bağlılık ilişkisidir. Bir kabustur, Türkiye böyle bir kabusa geri dönmeyecektir. El ovuşturup IMF’ye yeniden muhtaç hale geleceğimiz günleri arayan bazı yorumların yapılmakta olduğunu görüyoruz. Hiç kimse, Türkiye’yi IMF’nin önünde diz çökecek bir noktaya getiremeyecektir. Bu dalga atlatılır, Türkiye çok daha kuvvetli bir şekilde yoluna devam eder.

FETÖ, KONSORSİYUMUN ORTAĞI: (Dövizin yükselmesinde FETÖ etkisi var mı?) Her şeyi FETÖ ile etiketlendirmenin eksik olacağı kanaatindeyim. FETÖ, Türkiye’nin geleceğine tehdit oluşturan uluslararası konsorsiyumun ortaklarından birisidir, büyükortaklardandır. Konsorsiyumun parçası olarak görün FETÖ’yü.

KÖPRÜNÜN ORTASINDAYIZ: (Nasıl bir Türkiye tasavvur ediyorlar?) Bunlar Türkiye’nin ekonomik olarak bağımsız bir ülke olmasını istemiyorlar. Biz üç sene İHA almak için filanca ülkenin kongresinin önünde kamp kurduk; böyle bir Türkiye olursan senden iyisi yok kardeşim. Ama sen kendi İHA’larını yapmaya başlarsan adamların oyunu bozulmaya başlıyor. Türkiye’nin ekonomik bağımsızlığı noktasında köprünün ortasındayız. Biz köprünün karşısına geçmek istiyoruz, birileri de öteki tarafına atmaya çalışıyor. Türkiye şu anda play off’ta oynuyor, Süper Lig’e çıkmadı. Bizi hakem oyunlarıyla, şikeyle Süper Lig’e çıkartmak istemiyorlar. Bu ancak güçlü bir Türkiye’yle olur. Elin oğlu biliyor ki biz Allah nasip eder 25 bin, 30 bin dolar seviyesine çıkarsak, söylediğimiz sözlerin etkisi daha fazla olacak. İkinci Sykes-Picot. Bu bölgenin, bu coğrafyanın dağılması, parçalanması, Suriye işte. Bu oyunu da gören tek ülke Türkiye.

KOMŞULUK HAKKINA AYKIRI

(Yunanistan’ın darbecilere sığınma vermesi konusunda) Her halükarda komşuluk hakkına aykırı bir şeydir. Hele bu komşu kendi siyasi hayatında, yakın siyasi geçmişinde darbelerden çok çekmiş, darbecilerin postalları altında ezilmiş bir komşuysa, hele hele onlara hiç yakışmaz..

Bayram tatili 9 gün olur mu?

Kurtulmuş, bayram tatilinin 9 güne uzatılması konusunda “Ben Kültür ve Turizm Bakanı’yım şu anda, bana sorarsanız; insanların turizm faaliyetleri. Ama bir de bunun bir ekonomik şeyi var, bu biraz kolay değil” dedi.

FETÖ İLE İLİŞKİYİ GÖSTERİR

(CHP’li Eren Erdem’in açıklamaları…) Savcılık gerekli şeyleri yapacak. FETÖ ile zaten CHP arasında bir dirsek temasının olduğu anlaşılıyor. Eğer bu dedikleri hakikaten mahkemece ispat edilebilirse, bu son derece açık bir ilişki demektir. Yani belgeler posta güvercinleriyle gelmediğine göre, FETÖ’nün hazırladığı birtakım operasyonlar olduğuna göre.. Bu itiraftan hareketle organik bir bağın da kurulması mümkündür. MİT tırları operasyonunu duyduğum andan itibaren, bu işin içerisinde tırnak içerisinde bir namussuzluk olduğunu anlayabiliyordum. Doğrudan saldırı ve Türkiye Cumhuriyeti’nin Uluslararası Savaş Suçları Mahkemesi’ne çıkartılması için bir ön hazırlık olduğunu azıcık siyaset bilen herkes anlardı. Hedeflenen şey aşikardır.

Serpil Çevikcan