Tarım ve Orman Bakan Yardımcılığı için adı geçen Murat Bayizit’i tanıyalım bugün… BTSO Meclis Başkan Yardımcısı olarak görevini yürüten sayın Bayizit’in 2014 yılına ait bir konuşmasına ulaştım internette… Samimi açıklamaları için öncelikle teşekkür etmeliyim. Tırnaklarıyla geldiği kariyerinde artık tam bir ‘bilirkişi’…
Bakanlığa büyük katkı koyacağına yürekten inanıyorum…
Yazı şöyle başlıyor… ‘Kariyer yolunda adımlarımız’ konulu toplantının konuğu, Kaledonya Dış Ticaret Limitet Şirketinin kurucusu Murat Bayizit…
“Sayın Bayizit, yüksek lisans yaptığı sırada İngiltere’ye giderek dondurulmuş gıda üzerine tez hazırlamış… Üniversite yıllarında Bursa’da yerli bir fast food şirketinde çalışmaya başladığını, üniversite bitince aynı şirkette vardiya şefi olduğunu, İngiltere’den döndükten sonra ise aynı şirkette satın alma müdürü, bir süre sonra da genel müdür yardımcısı olduğunu anlattı… Temizlikçi olarak girdiği şirkette 11 yılın ardından genel müdür olarak görev aldı…“
Kendi konuşmasından bölümler aldım… En büyük hayalinin kendi işinin kurmak olduğunu belirten Bayizit, “Param yoktu. Ama yurtdışına sürekli gidebileceğim, farklı insanlarla tanışabileceğim bir işim olsun istedim. Bir arkadaşım yabancı dil bilen birisini aradığını söyleyerek bana iş teklif etti. İki yıl firmada çalıştım. 20’ye yakın ülke gezdim. Dış ticaret ve satışa yönelik ciddi tecrübeler edindim. Bunun üzerine şimdiki ortağımla şirket kurmaya karar verdik. Şirketin ismini ise, Avusturalya’nın doğusunda yer alan bir adadan esinlendim. Patentini aldım. Parayı ise, o zamanlar İngiltere’de işler yapan ortağımın dayısından istedik. Projemizi anlattık 10’ar bin avro borç para istedik. ‘Parayı ancak bende ortak olursam veririm’ deyince 3 ortak 30 bin avroyla Kaledonya’yı kurduk.”
Dünya dondurulmuş gıda pazarında ismi olan bir şirket olduklarına değinen Bayizit, “Bursa’da şubemiz, İstanbul’da depomuz ve Londra’da bir şirketimiz var. Birçok ülkede tanınıyoruz. Kaledonya bir marka oldu. Robin Hood’tan Robin Food diye marka çıkarttık. Onu şu anda marka yapmaya çalışıyoruz. 10 yılda güzel bir yol aldık. Kendi sektörümüzde iz bıraktık. Sözüne güvenilir bir firma haline geldik. Daha yolun çok başındayız. Firmayı, yurtdışındaki firmalar gibi 100-150 yaşına ulaştırmayı arzuluyoruz” diye konuştu…
Haber özetle böyle…
Bir başka anlatımda gençlere ders anlatıyor sanki… “İnsani değerleri yüksek gençlere ihtiyacımız var. Kişisel ilişkileri üst düzeyde tutun. İşimde insan ilişkilerine önem veririm. Hayatımda ne elde etti isem hep çevremdeki insanlarla olan iyi ilişkilerimle elde ettim. Kimseye ayak oyunu yapmadım. Hiç kimseye yalan söylemedim. Cep telefonumda şu an 4 bin 500 tane numara var. Bunun yaklaşık 2 bin 500 tanesi yurtdışına ait numaralardır. Herhangi bir ülkeye gittiğimizde havaalanında karşılayacak ve ağırlayacak dostlarımız var. Ben şu anda insan koleksiyonu yapıyorum. En büyük sermayem benim arkadaşlarım ve çevremdir. Bir telefon konuşmasıyla Gençlik Meclisi’ni tanıdım. Son derece mutluyum. Bu ülkeye inanan ve çok seven insanım. Bir şeyleri değiştirmek ve katkı koymak istiyorum…”
Hayatta her çektiği sıkıntının sonunda kazandığını vurgulayan Bayizit, şunları da ekliyor… “Herkesin ayrı bir yeteneği ve özelliği var. İş hayatına girerken kendimizi çok iyi tanımalıyız. İlerde ne işle uğraşacağımızın cevabı kendimizde saklıdır. Sadece üzerimizdeki külleri atmak gerekir. Dış ticaretle uğraşmak için dil bilmek zorundasınız. Özellikle İngilizce… İngilizceyi çok iyi konuşmak gerekir. Diğer dilleri bilmek insana sempati katar. Bonus kazandırır. İngilizceyi biliyorsanız işinizin yüzde 80’inin halledersiniz. Ben İngilizcem ile 45 ülkeyi gezdim. Ticaret yapan ama İngilizce bilmeyen adama rastlamadım. Fırsatı olanlar İngilizceyi yurtdışında öğrensin. Birkaç seneyi yurtdışında geçirmek insana tecrübe kazandırır…”
Murat Bayizit; Meyveden, sebzeden, unlu mamullerden, patatesten, su ürünlerinden, konservelerden, kompostolardan, reçellerden, turşulardan, ‘Bursa Siyahı’ adıyla tanınan incirden, konsantrelerden daha çok ‘İNSAN’dan anlıyor…
Hava kargo ücretlerinin aşağıya çekilmesini istiyor… Uludağ Çileği’nin 25 bin tondan 4 bin tona düşen ihracatına eğiliyor… Ahududa geriye giden üretime bakıyor… Yenişehir’den kargo taşımacılığı için atılan adımları yakından izliyor…
Genç girişimci; Ankara’da çok iş yapacaktır…
